Bakan Işıkhan, İş Sağlığı ve Güvenliğini İyileştirme Projesi kapanış töreninde konuştu. İfade
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, “Güvenli bir çalışma ortamı, üretilen iş kadar önemlidir. Bu önemden dolayı iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerini bir seçenek değil zorunluluk olarak görüyoruz.” söz konusu.
Bakan Işıkhan, JW Marriott Otel’de düzenlenen İş Sağlığı ve Güvenliğini İyileştirme Projesi’nin (MİSGEP) kapanış toplantısına katıldı.
MİSGEP’in hem iş sağlığı ve güvenliğini hem de madencilik sektörünü ilgilendiren önemli bir proje olduğunu belirten Işıkhan, Kasım 2019’da başlayan 17,6 milyon euro bütçeli projenin bu ay sona ereceğini söyledi.
İş kazaları ve meslek hastalıklarının sadece ulusal değil küresel bir sorun olduğunu vurgulayan Işıkhan, iş kazaları ve meslek hastalıklarının milyonlarca çalışanın hayatına mal olduğunu, sağlık ve yaşam standartlarını olumsuz etkilediğini söyledi.
Işıkhan şunları söyledi:
“Her yıl 2 milyondan fazla insan işle ilgili sebeplerden dolayı hayatını kaybediyor. Teknolojiyle birlikte meslekler değişiyor ve yeni istihdam alanları oluşuyor ancak bu yeni çalışma alanları yeni sağlık ve güvenlik risklerini de beraberinde getiriyor. Bu nedenle olarak Bakanlık olarak istihdamı artıracak yeni çalışma alanları arıyoruz, “Bunu zorunluluktan ziyade zorunluluk olarak görüyoruz” düşüncesinin oluşmasını sağlayacak adımlar atıyoruz.
“Madenci personelimizin güvenliği her şeyden önemli”
Işıkhan, iş sağlığı ve güvenliği konusundaki hassasiyetlerinin insana verdikleri değerin bir sonucu olduğunu belirterek, “Bir yandan ülkemizdeki iş gücü ve istihdam oranlarını hızla yüksek seviyelere çıkarırken, diğer yandan da hızla yükseltiyoruz. İnsan onuruna yakışır çalışma koşullarının sağlanması için çalışıyoruz.” dedi.
İş sağlığı ve güvenliği denince akla ilk gelen mesleklerden birinin madencilik olduğuna dikkat çeken Işıkhan, şöyle konuştu:
“Madencilik personelimizin güvenliği ve refahı bizim için her şeyden daha değerlidir. Dolayısıyla hiçbir çalışanımızın yaptığı mesleğin risklerinden etkilenmediği, hayati veya hayati tehlikeyle karşılaşmadığı bir çalışma hayatı. sağlık en temel amacımız ve ortak isteğimizdir.Çocuklarına ve ailelerine helal gıda sunmak için çaba gösteren maden çalışanlarımız, “Madenlere her gün ‘güvenli’ girip çıkması en büyük dileğimizdir.”
“Ortak akıl ve istişareye dayalı çalışmaktan yanayız”
İş sağlığı ve güvenliği standartlarının yeterince içselleştirilmesinin hem çalışanlar hem de işverenler açısından çözümün en önemli aşamalarından biri olduğunu anlatan Işıkhan, şöyle devam etti:
“İş sağlığı ve güvenliği konusunda tüm halkımızın ve tüm paydaşlarımızın bu konuda birlikte hareket etme duyarlılığına ihtiyacımız var. İş sağlığı ve güvenliği alanında da olduğu gibi ortak akıl ve istişare odaklı bir çalışma prensibinden yanayız. Bu alanda başarılı olmak, çalışanların, patronların, “Sendikaların, sivil toplum kuruluşlarının, meslek kuruluşlarının, kamu kurum ve kuruluşlarının, kısacası çalışma hayatının tüm unsurlarının katılımını, işbirliğini ve uyumunu gerektirir.”
Bakanlık olarak tüm paydaşlar ve diğer kurumlarla koordineli olarak iş sağlığı ve güvenliği kültürünü zihinlere yerleştirecek kampanya ve projeler yürüttüklerinin altını çizen Işıkhan, “Tüm paydaşların katılımıyla Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu’nu kurduk. 2012 yılında yayınlanan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu bu anlayışı şöyle tanımlamaktadır: “Bu kanunla iş sağlığı ve güvenliği alanı bağımsız bir yasal düzenlemeye kavuşmuştur. Yine bu yasayla iş sağlığı ve güvenliği alanında uluslararası normlara ve gelişim standartlarına uygun bir sistem kurduk.” dedi.
“Projeyle 7’den 70’e binlerce kişiye ulaştık”
MİSGEP’in daha sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı yaratma çabalarının meyvesi olduğunu belirten Işıkhan, şöyle konuştu:
“Bu proje ile özellikle madencilik bölümü olmak üzere çok tehlikeli olarak sınıflandırılan işyerlerimizde iş sağlığı ve güvenliği koşullarının iyileştirilmesini, ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği standartlarının yükseltilmesini, farkındalık ve bilinç düzeyinin geliştirilmesini amaçladık. Bu alanda teknik yardım, maddi destek, rehberlik ve hibe desteği gibi bileşenlerle başta çalışanlarımız ve patronlarımız olmak üzere 7’den 70’e binlerce kişiye ulaştık.
Proje kapsamında 23 bin maden işçisine eğitim ve sağlık denetimi sağladık. 625 patron yetiştirdik. Mühendisler, öğretmenler, iş güvenliği uzmanları ve öğrencilerden oluşan 3 bin 885 paydaşımıza eğitim verdik. Bilinçlendirme faaliyetleriyle 1.100 vatandaşa, 114 sivil toplum kuruluşuna, KOBİ’ye ve yerel paydaşlara ulaştık. Bu kapsamda saha çalışmalarımız sonucunda etki analizi raporumuz hazırlandı ve bu alanda bir çalıştay da gerçekleştirdik. “MİSGEP’i, madencilik sektörünün her türlü iş kazası ve meslek hastalığından arındırılması arzumuz doğrultusunda atılmış çok önemli bir adım olarak görüyorum.”
Maden işçileri protokolde yer aldı
JW Marriott Otel Güvenlik Şefi Yunus Balcı’nın oteldeki acil durum hakkında kısa bilgi verdiği programda, Kömür İşletmeleri AŞ çalışanları da iş kıyafetleriyle protokolde yer aldı.
Programa AB Türkiye Delegasyonu Mali İşbirliği Lideri Odoardo Como, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Fatih Bilal Alodalı, TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, Türkiye Maden-İş Sendikası Genel Lideri Nurettin Akçul, Maden Endüstrisi İşverenleri Sendikası Yönetim Kurulu Başkanı katıldı. Naci İlci ve konuklar.